
Ben bir kelimeyim, uzun paragrafların içindeki alelade bir kelime. Silsen beni paragrafın haberi olmaz, unutsan yazmazsan aklına dahi gelmem. Fakat biliyorum, benim de bir anlamım var. Yanı başımdaki diğer kelimelere değer kattığım kadar paragrafa da anlam katıyorum. Paragraf fark etmese dahi onun için çalışıyor ve harfler şahidim olsun ki bir anlam peşinde koşuyorum.
Ben bir kelimeyim, her harfim farklı bir mana yüklemiş kalbime. İyi kötü, çirkin güzel, umutlu karamsar, bitkin heyecanlı… ben ne biriyim ne de hepsi, ben sadece bir kelimeyim ve hala arıyorum anlamımı…
Ben bir kelimeyim, hiçbir zaman kısa yolları kullanmadım. Hep uzun uzun anlattım içimdekileri. Korkularımı kendime sakladım, hayallerimi etrafa saçtım. Var olduğunu bildiğim hiçbir anlamı yüklenmedim. Ben hep bilinmeyeni ulaşılamayanı düşledim. Onu hayal ettim ve o manaları barındırdım gönlümde. Ben dinlenmek nedir bilmedim, koşmanın tadını alamadım. Sustum. Konuştum. İçime attım. Biliyorum, ben bir kelimeyim ve anlamımı arama yolculuğum devam ediyor.
Ben bir kelimeyim, her mevsim farklı düşer kalbime. Yağmuru bilirim. Karı bilirim. Rüzgarı bilirim. Güneşi Bilirim. Karanlık gecelerde bir başıma korkusuzca yürürüm. Köşe başlarını kaplayan adamların arasından geçerim. Eteklerimi toplarım çamura basarken. Gözlerimi kapatırım karanlık bastırdığında.
Ben bir kelimeyim, ne içindeyim zamanın ne dışında. Günlerim geçiyor işte bir ipin ucunda cambaz gibi…
Henüz yorum yapılmamış, sesinizi aşağıya ekleyin!